|
|||||||||||||
|
|
TÜBA'dan "Evrim" Teorisi İle İlgili Duyuru
"Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve
"Bilim, insanın içinde yaşadığı evreni ve doğayı gözlem, deney ve sınamalar yoluyla anlamak, açıklamak için geliştirdiği en başarılı çabadır. Yüzyıllar boyunca bilim adamları baskı ve engellemelere boyun eğmeyerek dogma, önyargı ve geleneklere karşı insan aklının üstünlüğünü ve doğruya ulaşabilme yeteneklerini savunmuşlardır. Günümüzde bilim, insan uygarlığının doğayı denetleyebilme, toplumları yüceltme ve mutluluğa kavuşturabilme amaçları doğrultusundaki en büyük ve güvenilir yol göstericisidir. Bilim, doğası gereği, özgür düşünce ve bunun ürettiği sınanabilir hipotezlerle çalışır. Bilimsel gerçekler ancak uzun yıllar boyunca birbirinden bağımsız yöntemlerle defalarca sınanıp serbestçe tartışıldıktan sonra uluslararası bilim camiasında onay görebilir. Bilimin bu acımasız sınavından başarıyla geçmiş, birçok olguyu birden açıklayabilen ve yeni hipotezlerin sınanmasına olanak verebilen görüşler ise bilimsel teori (kuram) adını taşımaya hak kazanırlar. Dışımızdaki bir evrenin varlığını ve bunun anlaşılabilir olduğunu öngören bir düşünce sistemi olan bilimi dogmatik inanç sistemlerinden ayıran başlıca özellik, her zaman özgürce tartışılabilmesi ve en başarılı sanılan kuramların bile daha gelişmişi ortaya çıktığı zaman değiştirilebilmesidir. Son yıllarda ülkemizde çağdaş bilime ve bilim eğitimine karşı örgütlü bir kampanyanın başlatıldığı görülmektedir. Özellikle evrenin ve canlıların ortaya çıkışı ve gelişimiyle ilgili bilimsel teorilere saldırı ile kendini gösteren bu çalışmalar, ülke içi ve dışındaki bazı din gruplarının işbirliği ile yürütülmektedir. Aslında bu grupların öne sürmeye çalıştıkları kavramlar değişik Hıristiyan kuruluşarının uzun yıllardan beri yaymaya çalıştıkları ancak bilimde ilerlemiş ülkelerde tümüyle reddedilmiş görüşlerden ibarettir. Evren ve canlıların çok kısa bir süre içinde olağanüstü güçlerin eseri olarak yaratıldığı inancını değişmez ve tartışılmaz gerçek olarak gören bu gruplar, özellikle tüm canlıların uzun zaman dilimleri içinde ortak atalardan türediğini ve sürekli bir değişim içinde olduğunu belirleyen evrim teorisine karşı savaş açmışlardır. Evrim teorisi bugün yaşamla ilgili birçok soruna açıklık getiren en temel kavramdır ve bilim dünyasında çok yaygın bir kabul görmekte, saygın bilim adamları ve kuruluşlarınca kuvvetle desteklenmektedir. Üstelik başlangıçta biyolojik bilimler alanında ortaya atılan evrim teorisi bugün bilgibilim (epistemoloji), toplumbilim, ekonomi gibi birçok dalda son derece ilginç uygulama alanları bulmuş, temelinde edinilmiş bilginin bir nesilden diğerine aktarılması sözkonusu olan tüm gelişme süreçlerinin incelenmesi ve açıklanmasında kullanılmaktadır. Dogmalara dayanarak evrim teorisinin geçerliliğini yitirdiği ve bilimsel yönden yanlışlığının gösterildiğini ileri süren propaganda tümüyle gerçek dışıdır. İnsanoğlunun yüzyıllar boyunca biriken bilim geleneğine yapılan bu saldırıların asıl amacı düşünmeyen, sorgulamayan, sınamayan; kendisine verilen dogmatik ve geçersiz bilgileri olduğu gibi kabullenen bireyler yetiştirmektir. Ülkemizde laik sisteme, özgür eğitime, bilim ve teknolojide gelişmeye karşı açık veya gizli savaşan çevrelerin, bağımsız düşünen uygar insanlar istemedikleri anlaşılmaktadır. Bu kesimler öncelikle eğitim programlarında bilim dışı inançların da bilimsel görüşlerle birlikte yer alması yönünde çaba göstermekte, uzun vadede ise evrim kuramının tümüyle ders kitaplarından çıkarılması amacını gütmektedir. Bu ilkel girişimler bilim geleneği yüksek ülkelerde yıllar önce reddedilmiş ve gündemden silinmiştir. Türkiye Bilimler Akademisi, insan ve toplumların içinde yaşadıkları evreni anlama, doğayı tanımlama ve kurallarını belirleme, sosyal, ekonomik ve kültürel yönlerden ilerleme amaçlarına yönelik doğru yol ve yaklaşımın bilim olduğuna inanmaktadır. Ülkemiz insanının bilimin teknolojiye yansıyan ürünlerini tüketmek kadar, bilimin yöntemlerini ve düşünce sistemini de öğrenmek ve ilerlemesine katkıda bulunmak hak ve sorumluluğu vardır. Bu nedenle eğitim sistemimizde yer alan bilim dışı ögelerin ayıklanması, çağdaş bilimsel düşünce yöntemlerinin ve ürünlerinin eğitim programlarımıza yerleştirilmesi ve yirmibirinci yüzyıla girerken "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür" Cumhuriyet kuşaklarının yetiştirilmesi için gerekli önlemlerin alınması konularında kamuoyunu uyarmayı ve bilgilendirmeyi bir görev saymaktayız." 17.09.1998 Kaynak: http://www.tuba.gov.tr/duyurugoster.php?yil=98&duyuru;=2 Türkiye Bilimler Akademisi Atatürk Bulvarı No: 221 06100 Kavaklıdere ANKARA tuba(@)tuba.gov.tr
© 2000-2008 |
|