Bilim, Türk Bilim
Adamları, Bilim Teknik
üretkenlik dizin konular arama bookmark

 

Bilim Tarihi Dersi


Prof. Dr. İbrahim ORTAŞ

Çukurova Üniversitesi, iortas()cu.edu.tr

Uzun zamandır bir çok bilim insanının üniversitelerde Bilim Felsefesi ve Bilim Tarihinin işlenmesini istediği bilinmektedir. Geçen yıl Sağlık Bilimleri Enstitüsü tarafından düzenlenen Bilimsel Araştırma Yöntemleri üzerine bir günlük çalıştaya olan büyük ilgi de, bunun bir göstergesiydi. Gerçekten çok yararlı bir çalıştaydı. Nedense, ülkemiz eğitimine yön verenler, nasıl ki liselerde bir zamanlar felsefe dersini müfredattan kaldırdılarsa, bu tür derslere pek sıcak bakmadılar. Tabii bu bir tercih sorunuydu ve bu tercihin karanlık sonuçları bugün hepimizin malumu.

Bilim Tarihi ve Bilim Felsefesi dersleri gelişmiş modern batı üniversitelerinin olmazsa olmazlarındandır ve her disiplinin zorunlu bir parçası sayılmaktadır. Türkiye'de ise, Adıvar ve Sayılı gibi Bilim Tarihine büyük katkı sunan önemli hocalarımız olmasına rağmen, Bilim Tarihi dersi, genellikle Felsefe Bölümleriyle ve konunun bilincinde olan kişilerin bazı iyi niyetli girişimleriyle sınırlı kalmıştır. Ancak çok sevindirici bir gelişme olarak Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde de FBE-511 koduyla Bilim Tarihi Yüksek Lisans dersi (konunun uzmanı ve deneyimli hocamız Prof. Dr. İlter UZEL tarafından verilmek üzere) açılmıştır. Bu girişimlerinden dolayı hem Enstitü yöneticilerini, hem de hocamızı kutluyorum.

Bilim Felsefesi, Bilim Sosyolojisi, Bilim Psikolojisi, Bilim Tarihi, Bilimsel Araştırma Metotları ve İstatistik dersleri akademik bilincin gelişimi için temel taşlardandır. Gönül ister ki Üniversite Senatomuz Bilim Felsefesi dersini de tüm birimlerde zorunlu ders olarak belirlesin. Bu bağlamda yeni ders döneminde başta Araştırma Görevlileri olmak üzere, tüm Yüksek Lisans ve Doktora öğrencilerinin FBE-511 kodlu Bilim Tarihi Yüksek Lisans dersine kayıt yaptırmalarını; hocalarımızın da bunun için teşvikte bulunmalarını dilerim. Zamanım oldukça ben de dersleri izlemeye çalışacağım.

Bilim Tarihi Araştırıcıya Ne tür Katkıda Bulunabilir

Bilim tarihi, sadece geçmişten günümüze bilimin gelişim ve geçirdiği evreleri kavramamıza yardımcı olmayacak; aynı zamanda "tarihî bilgilerden yararlanarak bilimsel kuramların çeşitli dönemlerde doğuşu ve yayılışını, bilginlerin düşünce biçimlerini ve toplumsal kurumların gelişim sürecine etkilerini felsefe, din ve sanat gibi diğer düşünsel etkinliklerle karşılıklı ilişkilerini, teknik bilginin oluşumundaki yerini, bireylerin günlük yaşamlarındaki değerini ve önemini..." (Tekeli ve ark., 1999: XV) sorgulamamıza yardım edecektir.

Özgür düşünebilen ve farklı alanların dokusunu ve kültürel birikimini teneffüs etmiş toplumlar geleceğini daha iyi şekillendirmektedir. Bilim Tarihi; tarih öncesi insan aktiviteleri ve bilime olan katkılarından sonra çağımıza damgasını vuran olayların ağırlıklı olarak işlendiği Rönesans dönemini takiben Orta ve Batı Avrupa'da meydana gelen bilimsel gelişmeler ardışık olarak işleneceği için ilk çağlardan başlayarak günümüze kadarki gelişmelerin kısa bir analizi yoluyla olaya bütünsel bakış açısı kazandıracaktır. Rönesans sonrası meydana gelen bilimsel gelişmelerin toplumlarda yarattığı sosyal ve kültürel faktörler, yeniden bilimde yaratığı sıçramalar ve bunların sonuçlarının insanların yaşam tarzı ve siyasi görüşleri üzerindeki etkileri daha rahat anlaşılacaktır. Bilimsel yöntemlerin bilim dünyasında kabul edilmesi ve bunun ülkemizde gecikmeli ulaşmasının nedenleri belki geçmişte ne tür hataların yapıldığını ve geleceğe nasıl uzanmamız gerektiğini kavratacaktır. Bilim tarihi ve felsefesi toplumun dünya görüşüne katkısı ve bunların gelecek kuşaklara yansıması açısından büyük önem taşımaktadır.

Bilim tarihi bilinci kişilerin geçmişlerinden çok mevcut bilginin tarihi, hipotez, teori, metot, tahmin veya beklentilerinin kökenleri üzerinedir ki, bunlar bilimin daha iyi anlaşılmasını sağlamaktadır. Tabii ki bu iddiaların nasıl oluştuğunu öğrenmek ve bu bilgiler ile diğer bilimler arasındaki ilişkiler ve bunların sosyoekonomik yapıdaki yeri son derece önemlidir. Bu meyanda bir bilginin deyişiyle: "Nasıl anlarsın herhangi bir problem geçmişte nasıl su yüzüne çıktı, hangi evrelerden geçerek gelişti ve bu günkü konumu ne oldu".

Bilim tarihi aynı zamanda bilgiye nasıl ulaşılacağını ve buluşların tarihini de sistematik süreç içerisinde işlemektedir. Bilgisayar fikrinin babası olarak bilinen Alan Turing, Cambridge Üniversitesinde öğrenci iken Matematikçi ve Felsefeci Bertrand Russell ve Whitahead'in Principial Matamatica ve diğer eserlerini okuyarak geliştiği bilinmektedir. Russell mantığı matematiğin sağlam temeli olarak düşünür. Bu arada hemen belirtelim ki Alan Turnig Almanların Kriptolarını olağan üstü bilgisi ile çözmüş ve kahraman olarak ilan edilmiştir.

CBT dergisinin 832 sayısında DNA çift sarmalını keşfeden James Watson ile Newsweek dergisinin yaptı mülakatı işlemiştir. Sizi genleri incelemeye iten neden neydi? Diye soruyor James Watson'nun cevabı "Schrödinger'in Yaşam Nedir adlı kitabını okuyordum. Yaşamın özünün genlerdeki bilgilerde kayıtlı olduğu yazılıydı. Bu molekülün genetik bilgi taşıyabileceğini ilk kez o zaman düşündüm" diyor. Bilgin kafasında olan bir sorunu okuduğu bir kaynaktan etkilenerek bugün dünyanın en büyük projesi olan genom projesini başlatmıştır. Amerikalı bilim adamları Afrika'da susuzluğu ve açlığı gidermede kullanılan bitkiden yararlanılarak Viaranin karnı tok tutan ve kilo aldırmayan hap yaptığı belirtilmektedir (Vatan, 5.01.2003).

Bilim Tarihinin Bilgi ve Bilim Felsefesiyle Desteklenmesi Gerekir

Bilim Tarihi bilimsel buluşların, bilimsel üretimin tarihidir. Elbette tek tek bilimsel buluşları tanımak önemlidir. Ama bilgi ve bilimin; bunu oluşturan düşünce ve gelişimlerin neler olduğunu bilmeden bunların kendi başlarına çok büyük bir anlamları yoktur.

Bilim tarihi bilimlerin geçmişten günümüze geçirdiği süreçleri ve bunların toplumsal yansımaya olan evrimlerini bilim felsefesi mantığıyla işlediğinde daha anlamlı olmaktadır. Aksi takdirde basit bir hükümdarlar tarihine (büyük filozoflar ve bilim adamları!) düşebilir. Bilim tarihi aynı zamanda felsefi bir bakış açısı kazandırması bakımından son derece yararlıdır. Tarih bir "bilinç"e hizmet etmiyorsa, pozitivizmin bir egemenlik aracına dönüşmesi gibi, kuru bir bilgi yığınına dönüşür. Maalesef ülkemiz üniversitelerinin en büyük eksiği bilim felsefesinin ve tarihinin her ikisinin de anlaşılamamasıdır. Bugün bir çok üniversiteli, bilimler tarihini bilmediği gibi kendi alanının tarihini de bilmemektedir. Aynı şekilde ne yaptığını ve nasıl yaptığını da bilememektedir.

Bütün dünyada bilim adamlığı en zor ulaşılan mesleklerden biri olurken bizde en kolay ulaşılan bir meslek olmuştur. Dünya ölçeğinde bilim adamı mutlaka bir felsefesi olan ve bir konuya parmak basmış olması etik açısından bir zorunluluktur. Bilim adamı adaylarının bilim felsefesi ve metot bilmesi zorunludur. Bizde halen tümevarım ve tümdengelimin ne olduğunu bilmeyen çok sayıda araştırıcı bulunmaktadır.

Bilim felsefesi aynı zamanda bir diyalektik düşünce (çelişki) bilinci sağlayacaktır. Diyalektik düşünce çelişik düşünceleri karşılaştıran ve bu karşılaştırmalar sonucunda bir doğruya varan düşünce sistemidir. Diyalektik düşünce, evrenin sürekli bir hareket ve değişim, içinde daima bir şeylerin yok olduğu sürekli bir yenileme ve gelişme süreci olduğunu kabul etmektir. Hareket temeli maddenin varoluş tarzı olup, sonuçta olmasa olmaz olan kural ve tek değişmeyen şey değişimdir. Millatan 500 önce yaşamış Akdenizli Herakleitos diyalektik bakış açısını meşhur örneği ile açıklamaktadır. Bunun "Aynı nehirde iki defa girip yıkanmak olanaksızdır" diyerek tanımlamaktadır.

Batı üniversitelerinin bugün önemle üzerinde durdukları yeni eğitim programında uyguladıkları SOCRATES ve Erasmus programları bilişim dünyasının sunduğu bir ortamdır. Eğitim tarihinde Hollandalı hümanist Desiderius Erasmus, eğitim dilinin Latince olduğu dönemin Avrupa üniversitelerinde hümanizmi öğretmiştir. Çıplak ayaklı Sokrat gezerek görerek uygulamalı düşündürmeyi ve tartışmayı yaşamı boyunca Atina sokaklarında sürdürmüştür. Platon "geometri bilmeyen üniversite kapısından içeri giremez" diyerek akademik verilere dayalı çalışmaları, Aristoteles mantık ve uygarlığın gelişimi uğrundaki meşakatlı uğraşıları günümüz Avrupa'sında yeniden eğitimin gündemine taşınmaktadır. Bu yolla gençliğin farklı üniversitelerin birikiminden yaralanması arkadaşlık etmesi ve beyinsel zenginliklerinin artırılması istenmektedir. Her şeyden önemlisi de "yaşamı bütüncül olarak kavrama ve sorgulama gücü" kazandırılmaya uğraşılmaktadır.

Örneğin tıpkı bizim geçmişte yıl sonu sınavı gibi Fransa'da liselerde olgunluk sınavı yani "bakalorya" sınavları yapılmaktadır. Bu sınavlarda öğrencinin sentez ve analiz yeteneği araştırılmakta; böylece doğa-insan toplum ilişkileri kişinin kendi anlatım yeteneği ile irdelenmektedir (ilkokulu bitirdikten sonra girdiğim yatılı bölge okulları sınavında bütün Türkiye çapında yapılan klasik sınav ile muhakeme yeteneğimizin ölçülmek istendiğini yirmi küsur yıl sonra anlamış bulunuyorum). Fransa'da 2003 yılında yapılan olgunluk sınavında sorulan sorular gerçekten anlamlı. Bir iki soru:

İnsan kendi bilincine varmakla, kendine yabancılaşır mı?

Mutluluk, kişiye bağlı özel bir olgu mudur?

Tam bir özgürlük fikrinin bir anlamı var mı?

Güzelliğe niçin duyarlıyız?

Diyalog, gerçeğe varmanın yolu mudur?

Fransa'da lise sonda sorulan bu felsefi soruların cevabını belki bir çoğumuz cevaplamakta zorlanabiliriz. Bugün yıllardır sürdürülen "düşünce"ye düşmanlığın bir sonucu olarak; kısır bir döngü halinde başörtüsü, yıkıcı faaliyetler, güvenlik kaygıları bilimin-felsefenin yerine geçmiş-geçirilmiştir.

Bilim çağı olarak adlandırılan 21. yy. bilişim düzeyinin artışı insanlığın aydınlanmasına büyük katkı yapacağı muhakkaktır. Bu süreçte ulusumuzun elini çabuk tutup bilim ve teknoloji transferinde açığını kapatması konusunda yapılması gerekenlerden biri genç nüfusunu bilimsel bilgi ile donatmak zorunluluğudur. Bu teknolojiye ulaşılabilmesi de, bunun Irak'ta olduğu gibi "insanlığa ve yaşama" karşı kullanılmasının önüne geçilebilmesi de felsefi bir bilince, eleştirel bir düşünceye bağlıdır.

Bu anlamda üniversitelerde Bilim Tarihinin okutulması bir zorunluluktur. Ancak bunun öncelikle Bilgi ve Bilim Felsefesi; Bilgi ve Bilim Sosyolojisi ve yine Bilgi ve Bilim Psikolojileriyle esaslarının hazırlanması gerekir ki, Bilim Tarihi de hakkıyla kavranabilsin.

Bilim ve felsefenin ışığıyla aydınlanmış kafalar; bilim ve felsefenin ışığıyla aydınlanmış bir yaşam dileğiyle!

21 Eylül 2003


EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

© 2000-2008
ilker Fıçıcılar
F.U.E.L
Bilim
www . Bilim Bilmek . com

 
arama 
 



yenilik 

Ek Para Kazanma
Internet ek gelir elde etmede en pratik yol için tıklayın.


önemliler 


» KYK Yurtları
» Bursa Yurtları
» Burs Rehberi


anımsatma 


Mail Adresi Bulma
Aradığınız kişinin emailini,
ad soyadını arayarak öğrenin:

www.Turkce-Arama.com



Zengin Olmanın Yolları
Akıllıca Kullanılan Kredi Kartı ile
Para Kazanmak Mümkün

ParaKazanmaYollari.com



Türkçe Arama Motoru
Video, Altyazı, Email, Kişi
ve Site Arama, Yenilenen
Türkçe Arama Motorunda:

www.Turkce-Arama.com


bir not 

Bilim, teknoloji ve diğer alanlarda kalkınabilmek için bir ulusun kaynaklarını kendi içinde tutması zorunludur. Kaynaklarımızı yerel sanayiciye aktararak, yabancı mal almayarak teknolojik kalkınmamızı destekleyebiliriz. Bize hiç gerekmeyecek alanlarda değil, ihtiyaç duyduğumuz alanlarda araştırma yaparak bilimde ilerleyebiliriz.

Türkiye'nin bilimsel hedefleri için tıklayın:
vizyon2023.tubitak.gov.tr


NEDEN NÜKLEER SANTRALLARA HAYIR?


!! DİKKAT !!
Nükleer Santral Dışa Bağımlılığı Arttırır
Yakıt çubuklarının sürekli olarak dışarıdan alınması gerekiyor.


Ücretsiz Kitap için Tıklayın:
Karşılaştırmalı Sümerce ve Türkçe



bir site 


akunar.blogspot.com
akunar.blogspot.com - Çevre ve
Enerji
Enerji, Nükleer Enerji ve Çevre

Enerji, Nükleer Enerji, Çevre, Entropi, Kaos, Termik Santrallar, Bilim, Biliminsanı ve Muhendislik Etiği üzerine yazılar.


bir site 


OnaylamıYorum
onaylayorum

Sizin gönderdiğiniz sizin puanladığınız nitelikli haber ve yorumlar


bir kitap 



Tanrı Yanılgısı
Richard Dawkins

Daha önce insan davranışları, canlılar ve genetik hakkında çok ilginç çalışmaları olan Richard Dawkins'in bu eseri pek çok tartışmaya yol açıyor.


seçilenlerden 

Evrim Teorisi
Robot Sistemlerin Kontrolü
Örnek Temelli Bilgisayar Çevirisi
El-Biruni
Robotik
Pardus'a Göç
Fotovoltaik Modül Üretimi
Burs Rehberi
Değerli Bilim İnsanları


MSN Adresi Bulma
www. Turkce-Arama .com


Didikle Arama Motoru
www. Didikle .com



Şip Şak Çeviri

SipSakCeviri.com
 
Akademik
Makale Çevirisi
Özet Çevirisi
ve
Makale Redaksiyonu

Dosyanızın fiyatını otomatik hesaplatabilir, çevirinin ilerleme durumunu cep telefonunuzdan WAP ile izleyebilirsiniz!...

reklam 

AdBux ile Para Kazanma
Internet ile ek gelir elde etmek için tıklayın.


Turkish - English Translation

Expert Translators
for
Academical
Articles & Theses
Abstracts

SipSakCeviri.com




Linux ile Robotik
Dr Jay Newman

 Robotlara meraklıysanız kaçırmamanız gereken bir kitap.



en çok okunanlar 

Burs Rehberi 2008
Evrim Teorisi
Robotik Ekitaplari
Çeviri Programları
Godel Escher Bach
Neden Nükleer Santrallere Hayır
Türkçe Eğitim Yapılmalı
Değerli Bilim İnsanları
Nükleer Enerjiye Evet mi Hayır mı
Kitap Okuma Alışkanlığı
Robot Sistemlerin Kontrolu
Bilim Dili ve Terim Sorunu
TÜBA Evrim Teorisi Duyurusu
Nükleer Santraller
AKP İlerleme Yönünde Bir Engel



bir karikatür 
Boş ve Dolu - Semih Poroy - Cumhuriyet Gz.
büyütmek için tıklayınız

reklam 



Kriptografi / Şifrelerin Matematiği
ODTÜ Yayıncılık

Şifrelerin matematiksel sistemlerle ifade edildiği kriptografi bilimi


duyurular 

Evrim Teorisi


Bilim Ekitapları


İngilizce Değil Türkçe Eğitim Yapılmalı



köşe yazısı 


"Türkiye'de Bilim Var mı?"

"Berker Fıçıcılar'ın üniversitelirimizdeki bilimsel yeterliliği incelediği yazısı.



bir kitap 



Nanobilim ve Nanoteknoloji
ODTÜ Yayıncılık

Parçaları atomlardan, moleküllerden oluşan bir lego ile kim oynamak istemez ki?



tanıtımlar 



Yapay Sinir Ağları
Prof. Dr. Ercan Öztemel




Dünyayı Değiştiren Beş Denklem
Tübitak Yayınları



Evrim Teorisi
ve Bağnazlık


Evrim Kuramı ve Bağnazlık
Cemal YILDIRIM






Search the Web